Ramazan ayında hafif yiyecekler ve oruçla birlikte detoksa giren vücudunuzun bayramla beraber düzeni değişiyor.
Dr. Ayhan Tokgöz
Ramazan ayında oruç düzenine alışmış sindirim sistemi, bayramın ilk günlerinde eski düzenine kavuşmakta güçlük çekiyor. Bir ay boyunca iki öğün beslenen kişilerde bayramın gelmesiyle daha çok yemek yeme eğilimi görülüyor. Ayrıca ramazan ayı boyunca sürdürülen beslenme düzeni, metabolizma hızının yavaşlamasına yol açıyor. Ardından vücudun normal düzene dönmesi hızlı bir şekilde kilo alınmasına sebep oluyor. Ramazan ayından sonra sindirim sistemini zorlamamak ve metabolizma hızını artırmak için günde üç ana öğün, iki ara öğün yenmesi gerekiyor. Güne hafif bir kahvaltıyla başlanmasını öneriliyor. Ara öğünlerde az miktarda meyve veya ceviz gibi kuruyemişler yenmeli. Bol su, bol ayran, yeşil çay ve bitki çayı gibi sıvılar tüketilmeli. Bol sıvı alımı vücudunun sıvı dengesini bulmasında yardımcıdır ve açlık duygusuna engel olur.
Yemek seçerken kızartma gibi yüksek kalorili yemekler yerine haşlama, buğulama olarak yapılmış yemekler tercih edilmesini öneriliyor. Bir öğün hamur işi yendiyse bir sonraki öğünün mutlaka sebze ağırlıklı tencere yemeği olması gerekiyor.
Bayram ziyaretlerine dikkat
Bayram ziyaretlerinde sunulan ikramların genellikle karbonhidrat ve şeker içeren hamurlu yiyecekler ve tatlılardır. Hamur işleri, en kolay kilo aldıran yiyeceklerdir. İkram edilen yiyecekleri geri çevirmek istemiyorsanız, tabağınızdaki tüm porsiyonu bitirmeyin. Tercih şansınız varsa sütlü tatlıları tercih edin.Unutmamak gerekir ki şeker, insan sindirim sistemi için bir çeşit zehirdir. İnsanoglu, yaklaşık dört milyon yıllık geçmişinde, son yüzelli yıl hariç, saf şeker(beyaz şeker) ve beyaz un yememiştir. Sindirim sisteminize giren beyaz şeker ve beyaz un tüm metabolizmamızı etkilemekte, pankreas ve karaciğerimizi yormakta ve şeker hastalığına yakalanma riskimizi artırmaktadır. Ayrıca ziyaretinizi kısa tutmak için size ikram edilenleri hızlı bir şekilde bitirmeye çalışmayın. Ne kadar yavaş yerseniz, tokluk duygusunu o kadar fazla hisseder, o kadar da az yersiniz. Ziyarete arabayla gidiyorsanız olabildiğince uzağa park edip yürüyebilirsiniz. Asansörle çıkmak yerine üst katlara merdiven ile çıkmayı tercih edin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder